Nöbetçi Eczaneler
Suriye’de yaşanan Alevi katliamı İstanbul’daki Tokatlı sivil toplum kuruluşları tarafından Sancaktepe’de protesto edildi. Yapılan basın açıklamasında; “Unutmayalım ki, zulüm kimden ve kime karşı olursa olsun karşısında durmazsak, bu ateş hepimizi yakar. Suriye’de Alevilere yapılan katliamı da, dünyanın dört bir yanında süren zulmü de unutmayacağız, unutturmayacağız!” denildi.
Tokat İli Dernekler Federasyonu TOKDEF öncülüğünde organize olan İstanbul’daki Tokatlı sivil toplum kuruluşları, Suriye’de yaşanan Alevi katliamına karşı ‘dur’ diye haykırdı. Akşam saatlerinde Sancaktepe Sarıgazi Demokrasi Caddesi üzerinde buluşan binlerce hemşeri, “Katliama sessiz kalma. HTŞ’nin iktidarından Suriye’ye demokrasi gelmez. Katliamcı örgütü destekleyen, meşrulaştıran ve sessiz kalan herkes bu suçun ortağıdır” diye ses yükseltti. TOKDEF Başkanı İlhami Özel, Tekkon Başkanı Murat İlter, Santokdef Başkanı Kamil Duran, YAZDEF Başkanı Rıza Doğan, Tüm TOKDER Başkanı Hülya Gökçe ve TURFED Başkanı Ahmet Baylan STK temsilcileri adına oradaydılar.
Tokatlı STK’lar adına basın açıklamasını okuyan TOKDEF Genel Sekreteri Veysel Sarar, “Değerli basın mensupları çok kıymetli canlar bu gün dünyanın dört bir yanında yaşanan zulme ve adaletsizliklere özellikle de Suriye’de yaşanan Alevi katliamlarına karşı sesimizi yükseltmek için buradayız. Sadece Suriye’de mi ne yazık ki Gazze’de de aylardır süren saldırılarda binlerce masum insan katledildi. Hastaneler bombalandı, gıda ve su kaynakları kesildi, insanlık onuru ayaklar altına alındı ve benzer bir trajedi ise, Suriye’de yıllardır devam ediyor ve maalesef dünya buna da sessiz kalıyor” dedi.
Sarar, şunları kaydetti: “Suriye’de savaşın başlamasından bu yana her kesim büyük acılar yaşadı, ancak Suriye ye barışı getireceğini söyleyenler tarafından Alevi toplumu sistematik bir şekilde hedef alındı. Köyler basıldı, insanlar kimlikleri nedeniyle katledildi, kadınlar ve çocuklar vahşetin kurbanı oldu. Bu katliamlar, etnik ve mezhepsel ayrımları körükleyen, halkları birbirine düşman etmeye çalışan karanlık güçlerin bir eseridir.
Suriye’nin tarihinde farklı inanç ve etnik grupların bir arada barış içinde yaşadığı dönemler oldu. Ancak bugün, dış müdahaleler ve radikal unsurların etkisiyle mezhepçi bir savaş dayatılıyor. Aleviler, sadece inançları nedeniyle hedef alınıyor, köyleri yakılıyor, katliamlarla karşı karşıya kalıyor. Bu zulme karşı ne yazık ki dünya sessiz. İnsan haklarını savunduğunu iddia eden güçler, çıkarları doğrultusunda bu trajediyi görmezden geliyor.
Peki, biz ne yapacağız? Sessiz mi kalacağız? Tarih boyunca her zulme karşı duran, mazlumun yanında olan bir gelenekten geliyoruz. Bugün de sesimizi yükseltmek, adalet için mücadele etmek zorundayız. Unutmayalım ki, zulüm kimden ve kime karşı olursa olsun karşısında durmazsak, bu ateş hepimizi yakar. Suriye’de Alevilere yapılan katliamı da, dünyanın dört bir yanında süren zulmü de unutmayacağız, unutturmayacağız! Adalet için, insanlık için, barış için mücadele etmeye ve barış için ses yükseltmeye devam edeceğiz..
