7. Olağan kongresini Millet Bahçesi’nde gerçekleştiren Ak Parti Ümraniye İlçe Teşkilatı, mevcut başkan Mahmut Eminmollaoğlu’na tek liste halinde güven tazeleyerek yola devam dedi. Kongrede konuşan Genel Başkanvekili Yardımcısı Numan Kurtulmuş, “Türkiye’nin önlenemez yükselişini görüyorlar” dedi.
Ak Parti Ümraniye İlçe Teşkilatı, 7. Olağan kongresini yaparak mevcut başkan Mahmut Eminmollaoğlu’na güven tazeledi. Ümraniye Millet Bahçesi’ndeki kongreye; AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Fatma Betül Sayan Kaya, Vedat Demiröz, Nurettin Canikli, AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım, AK Parti İstanbul milletvekilleri ile ilçe belediye başkanları katıldı.
Kongrede, divan başkanlığı ve divan üyeleri seçildikten sonra gündem maddeleri, faaliyet raporu, gelir ve gider kesin hesap cetveli okunarak oylandı. Yeni dönem tahmini bütçe de oylandı ve sonrasında tek liste halinde oylamaya geçildi.
Kongrede tek liste halinde güven tazeleyen İlçe Başkanı Av. Mahmut Eminmollaoğlu, 2023 yolunda daha güçlü teşkilat, daha güçlü Türkiye hedefini yineleyerek katılım sağlayan teşkilat mensupları ve konuklara teşekkür etti.
Kongrede konuşan AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, “Biliyorlar ki Türkiye’nin önlenemeyen yükselişi devam ederse inanın ki birkaç sene sonra Türkiye kendi hava savunma sistemini kuracaktır. Türkiye böyle devam etsin, uçak ve tank motorunu da yapacak. Yüzde 70’ler seviyesinde yerli ve milli savunma sanayisine gelinmiş olması, Türkiye’nin önlenemez yükselişinin bir işaretidir” dedi. Kongreyi, dünyanın ve Türkiye’nin önemli bir süreçten geçtiği bir dönemde yaptıklarını belirten Kurtulmuş, dünyanın yüzyılda bir gelen olaylardan biriyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Kurtulmuş, Türkiye için böylesine önemli bir dönemin birkaç yüzyılda bir geldiğini dile getirerek, “Bu dönemin adını çok açık bir şekilde koymak zorundayız. Bu dönem, Türkiye’nin önlenemeyen yükselişi dönemidir. 7 düvel karşımızda, buna rağmen karşılaştığımız birçok sıkıntıya rağmen yolumuza devam ediyoruz. Çünkü AK Parti sadece bir parti değildir. AK Parti bir dava hareketidir, misyon hareketidir. AK Parti’ye gönül verenler, sıradan partizan insanlar değildir. Sıradan parti mensupları değil, bir büyük muştuya, büyük bir davaya kilitlenmiş hedefe doğru yürüyen insanlardır. Davamız, bu aziz milleti yeniden güçlü bir şekilde ayağa kaldırmaktır” diye konuştu.
Türkiye’nin önlenemeyen yükselişi kavramına örneklerle açıklık getiren Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye Doğu Akdeniz’de petrol, doğalgaz, hidrokarbon arıyor. Yunanistan’ı öne koydular, arkasına Fransa’yı koydular, arkasına AB, AB Konseyi, ardından NATO’yu bile devreye soktular. ‘Sakın Doğu Akdeniz’de size çizilen sınırların dışına çıkmayın’ dediler. Ne idi o sınırlar? Onların dedikleri ikinci Sevr olan Sevilla Haritası’ydı. Türkiye olarak bu kadar söze, bu kadar itiraza, uyarıya rağmen onları dinledik mi? Hayır, dinlemedik. Sevilla Haritası’nı alıp çöp tenekesine attık. Libya ile yaptığımız anlaşmayla beraber Akdeniz’deki hakkımıza, hukukumuza sahip çıktık. Ne kimsenin hakkını yeriz, ne de kimseye hakkımızı yediririz. Bu davanın kodlarından birisi budur. Cumhurbaşkanımız bunları, milletin ve insanlığın zihnine çok güzel yerleştiriyor. Bu ortamda Türkiye, Doğu Akdeniz’de kendine çizilen rolü kaldırdı attı.
Milletin değerleri ve inançlarıyla barışık olmayı birinci özellik olarak aktaran Kurtulmuş, şöyle devam etti: “Milletin kökleri üzerinde yükselmek… Çünkü biliyoruz ki hiçbir ağaç başka bir gövde üzerinde yükselmez. Bu millet ancak kendi gövdesi üzerinde yükselir. AK Parti’nin birinci özelliği budur. İkinci özelliği milletle birlikte, milletin içinde, aynı hissiyat içinde olmaktır. Fanuslarda yaşayanların, fildişi kulelerden ahkam kesenlerin, milletin derdini anlaması mümkün değildir. AK Parti teşkilat mensuplarının, bu ülkede gitmediği mahalle, sıkmadığı el, uğramadığı el, çayını içmediği esnaf yoktur ve olmayacaktır. Halkta ne varsa, onu siyasete taşırsak başarılı oluyoruz.”
Kurtulmuş, AK Parti’nin zadeganın, seçkinlerin partisi olmadığına dikkati çekerek, “AK Parti şu locanın ya da şu hocanın partisi değildir. AK Parti 83 milyon milletin partisidir. Onun için AK Parti’de adamcılık, hizipçilik, aşiretçilik, kayırmacılık olmaz. Milletin partisi olan bu partinin bu özellikleriyle yoluna devam etmesi lazım ki… Daha çok gidilecek yol var. Eskiden ‘Köprünün ortasına geldik.’ diyordum. Şimdi ortasını da geçtik. Yeniden güçlü büyük Türkiye, yeni ve adil bir dünya kurma idealimizle köprünün çoğunu geçtik. Karşı kıyıya geçeceğiz ve Allah’ın izniyle bir daha eski Türkiye’ye dönmemek için Tarık Bin Ziyad’ın gemileri yaktığı gibi köprüleri yıkarak daha ileri hedeflerimize gideceğiz. AK Parti’nin üçüncü önemli özelliği de demokrasi ve reform yanlısı olmasıdır. AK Parti’yi milletin partisi yapan, 50 bin badireden atlatan şey de demokrasiyi bütünüyle içselleştirmiş olması, inanmış olmasıdır” değerlendirmelerde bulundu.