Orucun tutulduğu Ramazan ayı, İslam tarihi boyunca her zaman aranan, arzulanan, beklenen, yaşanan, uğurlanan ve ardından hatırlanan; bereketli, zevkli bir zaman dilimi olmuştur. Bu yıl da yaz mevsimine denk gelen mübarek Ramazan ayı tüm ihtişamı ve ahengiyle geldi…
Kan ve gözyaşının durmak bilmediği İslam coğrafyası, yürek burkmaya devam ediyor. Başta Irak ve Suriye olmak üzere; alev alev yanan Ortadoğu ümit ederiz ki artık barışa kavuşur. Ölenin de öldürenin de Allahu ekber diye feryat ettiği garip topraklarda mübarek Ramazan ayının, barış ve kardeşlik getirmesi yönündeki dilek ve temenniler korkarım bu kez de işe yaramayacak gibi.
Dünya gündeminden gelelim yerele. Ramazan’la birlikte başta belediyeler olmak üzere bölgemizin dört bir yanında zengin programlı etkinlikler düzenleniyor. İftar çadırlarının yanı sıra Ramazan’ın ruhuna uygun programlar vatandaşları buluşturuyor.
Birlik ve beraberlik duyguları ile paylaşım ve dayanışma bilincini artırmaya yönelik bu programlar, hem nostaljiyi yaşatıyor hem de çeşitli konularda yurttaşı aydınlatıyor. Eğlendirirken düşündüren, düşündürürken de duygulandıran etkinlikler dostluk bağlarını kuvvetlendiriyor.
“Asıl maksattan uzaklaşarak yapılan iftarlar Ramazan’ın ruhuna uygun değildir. İftar çadırlarının gayesi dışına çıkmasına izin verilmemelidir” diyen Diyanet, iftar çadırları, gösterişli iftarlar ve gıda yardımlarının dağıtımı konusunda önemli uyarılar yapıyor.
İftar sofraları israf sofralarına dönüşmemeli, son yıllarda özellikle büyükşehirlerde, otellerde ve bazı mekanlarda hazırlanan iftar sofraları, israfı ve gösterişi barındırıyor. Ramazan, israf ayı değil aksine rızıkların kıymetinin daha iyi anlaşılması ayıdır. Mübarek Ramazan’ın barış, kardeşlik ve huzur getirmesi dileğiyle..