Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CHP ÜMRANİYE ADAYI AKTÜRK’TEN TÜRKİYE’YE ÖRNEK MODEL PROJE..

CHP Ümraniye Belediye Başkan

CHP Ümraniye Belediye Başkan adayı Cafer Aktürk, gıda pahalılığı konusunda geçtiğimiz hafta gündeme taşıdığımız “Ovacık Modeli’nin Daha Gelişmişi” projesini halka anlatmaya devam ediyor. Aktürk,  geliştirdikleri modelle gıdadaki soruna çözüm bulacaklarını ifade ederek; “Ümraniye modeli Türkiye’ye örnek olacaktır. Bu modelle devlet manavcılık yapmayacak” dedi

Ümraniye’de saha çalışmalarını her geçen gün arttırarak sürdüren Belediye Başkan Adayı Cafer Aktürk, CHP’nin İstanbul’daki tek Sivas’lı adayı olarak biliniyor. Halkın çözümlerini halkla beraber ürettiklerini kaydeden Cafer Aktürk özellikle gıdadaki sorunların çözümü ile ilgili geliştirdikleri modeli şöyle anlatıyor: “Ümraniye’de kuracağımız gıda sektöründe faaliyet gösteren esnaflarımızın bir araya getirerek kuracağımız bir kooperatif vasıtasıyla Anadolu’da üreticiler desteklenecektir. Alım garantili üretim teşviki sağlanacaktır. Biliyoruz ki üretim olmadan kalkınma ve gıdada ucuzluk olmaz. Bu sistem ile Ümraniye’nin ürün ihtiyacı tarladan pazarcımız ve marketlerimizin tezgahında taze taze ve daha ucuz olarak satılacaktır. Ayrıca üreticilerimize sağlayacağımız destekler ile tohum üretimi sağlanacak ve bu şekilde önemli bir maliyet kalemi de ortadan kaldırılmış olacaktır.

Ben bu modeli burada işletmeye başladıktan sonra, Türkiye’ye örnek bir model olarak yayılacaktır. Biz, tohumuna varıncaya kadar çiftçimizi Anadolu’da uygun yer neresiyse orada destekleyerek üretimini gerçekleştirip doğrudan alımını da burada Ümraniye’de kuracağımız bir yapıyla satıcılardan oluşturacağımız ve destekleyeceğimiz bir kooperatif vasıtasıyla ürünlerin oradan buraya gelmesini ve burada doğrudan tezgaha gelerek satılmasını sağlayacağız. Ümraniye halkının, aslında sorunları büyük ama en önemlisi hayat pahalılığı. Eskiden pazarlarda bu saatlerde buralarda adım atamazdınız. Ümraniye’nin en büyük sıkıntısı, hayat pahalılığı ve işsizliktir. Tansaş, Et balık kurumu, şeker fabrikaları gibi devasa şirketleri kapadıktan sonra, çadırda sebze satarak bu işin çözülemeyeceği çok açık. Çadır manavı diyoruz buna. Üreticinin desteklenmesi ve üretimin artırılmasına ihtiyaç var. Bunun için neye gerek var? Üreticinin girdi maliyetlerinin azaltılması lazım.

Ümraniye’nin gıda tüketim envanterini çıkaracağız: Eğer gerçekten bu hayat pahalılığını çözmek istiyorlarsa, bugünkü gençliği, gelecek gençliği borçlandırarak çözemezsiniz. Ne demek istiyoruz yapılan garantili projeler ile gençlerimizin önümüzdeki 25 yılını ipotek altına almaktadırlar. Bu garantili projelerin topluma yansıması pahalılık olarak gelmektedir. Gıdayı ucuzlatmak istiyorlarsa lüks yatlara vergisiz mazot verebiliyorsan üreticiye de vereceksin. Gıdanın İstanbul’a ulaşımını sağlayan kamyonun mazotunu vergisiz vereceksin. Bu kamyonların paralı yollarda verdiği yol geçiş bedellerini ortadan kaldıracaksın. Neden? Yola ayrı bir para veriyor, köprüye ayrı bir para veriyor, mazota ayrı bir para veriyor, bu kadar maliyetler üstüne konduğu zaman aslında baktığınız zaman sebzelerin niye buraya kadar geldiği aslında çok açıktır. Diğer yandan, üreticinin gerçekten desteklenmesine ihtiyaç var, neden? Çünkü girdi maliyetleri çok fazla. Tohumun kendisine verilmesine kadar, seranın ısıtılmasına varıncaya kadar maliyetler yüksek. Bunun için ne yapacağız biz? Göreve geldiğimiz zaman, Ümraniye’nin yıllık ve haftalık tüketimine varıncaya kadar envanterini çıkaracağız. Envanteri çıkardıktan sonra, Anadolu’nun belli yerlerinde bu işi gerçekten uygun olan sebzelerin, üreticiyi teşvik ederek üretimini sağlamaya çalışacağız. Buna organik tarım ve geri dönüşümlü tohum dahil olmak üzere, bu konularda teşvik ederek ve üretimi sağlayacağız. Tohumun üreticilerimizin eline geçmesini sağlayarak ve üretici birlikleriyle görüşerek üretimi teşvik ederek üretim miktarını olabildiğince arttıracağız.

Marketleri de düşündük: Buradaki pazar esnafımız artı satışı yapan marketlerimiz dahil olmak üzere, bakkallarımız dahil olmak üzere, küçük esnafımızın bu ürünlere daha ucuz yolla ulaşımını sağlayarak halkımıza satışını sağlamaya çalışacağız. Çadırda sebzeyi satarak değil, tamamen üretimi teşvik ederek ve buraya, eğer hükümet gerçekten bu konuda hassassa çadırda sübvanse ederek, üreticiyi ve satıcıyı baltalayarak yapmak yerine, tam tersine şunu yapması lazım. Mazottaki ÖTV’yi sıfırla, daha ucuza ver. Yoldaki ürünü taşıyan kamyonun yol ücretini sıfırla, sebzenin buraya ne kadar ucuza geldiğini hepimiz göreceğiz. Gıdayı ucuzlatmak istiyorlarsa lüks yatlara vergisiz mazot verebiliyorsan üreticiye de vererek sağlayabilirsin.”

Reklamı Geç