Geçtiğimiz 31 Mart yerel seçimlerinin yıl dönümünde bölge yerel basın temsilcileri ile bir araya gelerek değerlendirmelerde bulunan Millet İttifakı Çekmeköy Adayı Seyfettin Yıldırım, partisi CHP’nin kendi içinde birliktelik sağlayamamasına yönelik eleştirilerde bulunarak, “Tıpkı 23 Haziran’daki gibi herkes omuz omuza verseydi 31 Mart’ı da kazınmıştık” dedi. Yıldırım, yeniden adaylık düşünüyor musunuz sorusuna da; “Partim CHP’nin başını çektiği Millet İttifakı’nın Çekmeköy’de İstanbul’da ve tüm Türkiye’de iktidar olması için verilecek her görevi canla, başla, seve seve yapmaya hazırım” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin 2014 ve 2019 yerel seçimlerinde Çekmeköy Belediye Başkan Adayı Seyfettin Yıldırım, 31 Mart’ın yıl dönümünde bölge yerel basın temsilcileriyle kahvaltıda bir araya gelerek çeşitli konulara ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Yıldırım, 31 Mart’ta seçim kaybetmesini partisi CHP içerisindeki birlik ve beraberliğin sağlanamamasına bağlayarak; “Tıpkı 23 Haziran’daki gibi omuz omuza olunsaydı 31 Mart’ı da çok rahat kazanmıştık” dedi. 2014’te yüzde 10 farkla kaybettiğini hatırlatan Yıldırım; “O dönem yanımızda olanlar 2019’da gittikleri halde yine yüzde 10 farkla kaybettik. Demek ki içimizden kopuşlar olmasaydı şu an Çekmeköy’de CHP ve Millet İttifakı bayrakları dalgalanıyor olacaktı” şeklinde konuştu.
Adaylığı döneminde şahsının kamuoyu önünde olmadık çeşitli karalamalar ve ticaretine ilişkin çirkin iddialarla yıpratılmak istendiğini de hatırlatan Yıldırım; “Hepsi geldi geçti fakat yapılanlar hiçbir zaman unutulmuyor. Kendi şahsi çıkar ve menfaatleri karşılanmadığında bize ve dolayısı ile partimize zarar verenler aslında Çekmeköy’ün geleceğine zarar verdi. 40 yıllık ticaret hayatımda yüzlerce insanımıza ekmek kapısı olmuş bir kişi olarak 2010 yılından bugüne Anadolu Kurumlar Vergisi mükellefiyim ve her yıl ödediğim vergiler sebebiyle bronz madalyayla ödüllendiriliyorum. Yerine getiremeyeceğim hiçbir taahhüte imza atmadım. Siyasette alavere dalavereyi beceremeyen biri olarak da hayatım boyunca 31 Mart’taki gibi arkadan hançerleme görmedim” dedi.
Benzin istasyonuna ilişkin spekülasyonlara defalarca cevap verdiğini kaydeden Yıldırım, konuya bir kez daha açıklık getirerek; “Başından itibaren her işimiz yasal ve kanunlar çerçevesinde oldu. Aksilikler hiçbir zaman yakamızı bırakmadı ama bütün haklarımızı da kanuni çerçeveler ölçüsünde yıllarca mücadele ede ede kazandık. İşlerim ve şahsım için belediye başkanıyla 2014 yılı Mayıs ayında meclis üyelerimizle birlikte hayırlı olsun ziyaretinin dışında bir kez daha görüşmüşlüğüm, yan yana gelmişliğim, bir bardak çay içmişliğim yoktur. Düğünde cenazede merhabalığım vardır ve yan yana durmuşluğum dahi yoktur. Şahsımıza ait arsa üzerindeki benzin istasyonumuzu dere mutlak koruma havzası sorunu çözüldükten sonra planların iptali ve ortasından yol geçirilmesine kadar bir çok sıkıntısını bir bir aştık ve gelinen noktada haklarımızı kanuni olarak elde ettik” dedi.
Meclis üyeleri listesine ilişkin de konuşan Yıldırım; “2014 yılındaki adaylığımda yapılan meclis üyesi listesine fazla dahilim olmadı ancak 2019 yılındaki listeyi örgütümüzle liyakat esasına göre yaptık. Bütün meclis üyesi arkadaşlarımız işinin ehli, donanımlı ve liyakat sahibi kişilerdir” dedi. Yıldırım, yeniden adaylık düşünüp düşünmediğine yönelik soruya ise; “Parti CHP’nin ve dolayısı ile Millet İttifakımızın Çekmeköy’de, İstanbul’da ve bütün Türkiye’de iktidar olması için değil adaylık hangi görev verilirse verilsin canla, başla, seve seve yapmaya hazırım. Millet İttifakı’nın daha da büyütülmesi ve tabanının genişletilerek Türkiye ittifakının kurulması adına her çalışmada yer almak benim için onurdur” dedi. Yıldırım, yerel basınla bundan sonraki süreçte de düzenli olarak biraraya gelerek Çekmeköy sorunları ve bölge siyaseti üzerine değerlendirmelerle kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğine sözlerine ekledi.